Turkish
Sunday 26th of May 2024
0
نفر 0

Ayetullah Subhani’ye Göre: İmam Mehdi İnkılâbı’nın 3 Temel Şartı

Şia dünyasının önde gelen taklit mercii ve müçtehitlerinden sayılan Ayetullah Subhani, İslam dininin tüm insanlık adına geldiğini ve son din olduğunu fakat gerektiği şekilde yayılmadığını vurgulayarak, şunlara değindi: Allah
Ayetullah Subhani’ye Göre: İmam Mehdi İnkılâbı’nın 3 Temel Şartı

 Şia dünyasının önde gelen taklit mercii ve müçtehitlerinden sayılan Ayetullah Subhani, İslam dininin tüm insanlık adına geldiğini ve son din olduğunu fakat gerektiği şekilde yayılmadığını vurgulayarak, şunlara değindi: Allah Teala tüm inkılap ve devrimler arasında, ahir zamanda gerçekleşecek olan inkılabın, tüm dünyayı kaplayacağını ve peygamberlerin biset ve risaletini tamamlayacağı vaadinde bulunmuştur.

Ayetullah Uzma Subhani, 12. Uluslararası mehdilik doktirini konferansının açılış konuşmasında, İmam Zaman’ın (a.f) veladet yıldönümünü kutlayarak, şunları söyledi: Hz. Mehdi (a.f) vasi ve veliahtların sonuncusudur ve adalet tahtı, oturması için onu beklemektedir. Bu büyük ve kutlu günü, tüm Müslümanlara, konferansa katılan üstat ve katılımcılara tebrik arz ediyorum.

Şia âleminin sayılı müçtehitleri arasında yer alan Ayetullah Subhani, konuşmasın başında tarih boyunca dünya genelinde gerçekleşen tüm inkılâp ve devrimlerin, hatta Allah Resulü’nün (s.a.a) İsa (a.s) ve Musa’nın (a.s) inkılâplarının, yaygın ve kapsayıcı olamadığının nedenini sorgulayarak, Uzakdoğu’nun özelliklede Çin ve Hindistan’ın putperestlerden oluştuğunu, Batı’nın Hıristiyanlardan, Ortadoğu ve Afrika’nın bir bölümünün de Müslümanlardan oluştuğunu hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: Şia dünyasının önde gelen taklit mercii ve müçtehitlerinden sayılan Ayetullah Subhani, İslam dininin tüm insanlık adına geldiğini ve son din olduğunu fakat gerektiği şekilde yayılmadığını vurguladı.

Şia aleminin tanınmış taklit mercii ve müçtehitlerinden olan Ayetullah Subhani Enbiya suresi / 105 «وَ لَقَدْ كَتَبْنَا فىِ الزَّبُورِ مِن بَعْدِ الذِّكْرِ أَنَّ الْأَرْضَ يَرِثُهَا عِبَادِىَ الصَّلِحُون‌»And olsun, Biz Tevrat'tan sonra Zebur'da da 'Yeryüzüne, onu ıslah ve imar eden kullarım vâris olacak' diye yazdık. ayeti kerimesine işaret ederek, Allah’ın sünnet ve kanununun Salih kulların yeryüzünün hakimi ve varisi olması yönündedir, zira Kuran’ın gayb’den haber vermesi kesin ve doğrudur, çünkü Kuran gelecek tarihten haber veriyor dedi.

Ayetullah Subhani Hadid suresi 17. Ayeti kerimeye de «اعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ یُحْیِ الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِها»Biliniz ki, Allah, ölmüş toprağa hayat verir. Size ayetlerimizi açıkladık ki, üzerlerinde düşünesiniz.

Atıfta bulunarak şunları söyledi: Bu ayeti kerimede Allah toprağın hayata sahip olduğuna işaret etmiştir ama genelde bu ayet, Mead’ın ispatı için kullanılmaktadır zira Mead’ı ispatlamak için toprağın canlı olduğundan bahsetmiştir.

Ayetullah Subhani konuşmasının diğer bir bölümündeyse her devrim ve inkılâbın kendine has şartları olduğunu ve bu şartlar oluşmadan gerçekleşemeyeceğini vurgulayarak, şunlara değindi: İmam Humeyni’nin inkılâp ve devrimi en büyük devrimlerden biriydi zira köklü bir inkılâptı ama böyle bir inkılâbın geçmişte gerçekleşmesi mümkün değildi.

Mirzayi Şirazi, tütünün haram olduğuna dair fetva verdiğinde veya Ayetullah Ahunt Horasani’nin Anayasa’da devrim yaptığı yıllar, ancak o zamanın şartları bu inkılâp ve devrimlerin kapsayıcı olmasına engel oldu.

İmam’ı Zaman’ın (a.f) inkılâbı ve devrimi, ‘‘Kültürel Tekâmül’’ gibi çok özel ve has şart şarta sahiptir. Beşer ve insanlık, kültür ve akıl açısından tekâmüle ulaşamadığı sürece, bir şahsın tüm insanlığı kendi bayrağı altında toplaması mümkün olmayacaktır. İnsanlık kemale ulaşmalı ve onu karşılamalıdır.

Her hükümet güç ve kudret ister ama en büyük güç, insanlığın kültürel olarak kemale ermesidir.

Ayetullah Subhani, insan hakları kurum ve kuruluşlarına değinerek şunları söyledi: İnsan hakları savunucusu olduğunu iddia edenler, kendi vatanını savunanları terörist olarak ilan ediyor, bu tür nizamlar ve sözleşmeler insanlığı saadete ulaştıramaz. İnsanlık ve beşeriyet, fikirsel ve akılsal olarak öyle bir dereceye ulaşmalıdırlar ki bu kurum ve kuruluşlar onun zuhurunda lebbeyk diyebilmelidir.

Ayetullah Subhani ‘‘Sanayi Devrimi’’ ni İmam Mehdi (a.f) inkılâbının ikinci şartı olarak saydı ve şunları söyledi: hadislerimizde böyle bir sanayi devrimine işaret edilmiştir.

Fethali Şah zamanında Fransa’dan Fransızca yazılmış bir mektup İran’a gönderilir fakat kimse Fransızca bilmediği için, mektup İran’ın Bağdat büyükelçiliğine tercüme için gönderilir. Böyle bir kültüre sahip bir ortamda inkılâp yapamazsınız, İmam Mehdi (a.f) mesaj göndereceği zaman, ortam ve zemine evrensel olacak seviyeye göre hazırlanmalıdır.

Şia dünyasının önde gelen taklit mercii ve müçtehitlerinden sayılan Ayetullah Subhani, İmam Mehdi’nin (a.f) hükümetinin ve zuhurunun üçüncü şartınıysa intizar ve beklemek olarak açıkladı ancak beklemekten kasıt, elimizi elimizin üstüne koyarak beklemek değildir, beklemek tabii ki iyidir, ancak kurtuluşu beklemek milletlerin hazır hale getirilmesidir. Mehdeviyet doktirinini medya aracılığıyla tüm dünya milletlerine duyurmalıyız, zira insanlar böylesine bir kurtuluşu beklemekte olduklarını bilmelidirler, elbette kesin kez her karanlık aydınlık bir sabaha çıkar.

Ayetullah Subhani sözlerini şöyle noktaladı: İmam Humeyni (r.a) inkılâp ve devrim yaptıysa, bunu 10 Şubat’ta vermiş olduğu mesajla, İranlı gençler sokağa ve caddelere döküp Lebbeyk dedirterek gerçekleştirdi.


source : abna24
0
0% (نفر 0)
 
نظر شما در مورد این مطلب ؟
 
امتیاز شما به این مطلب ؟
اشتراک گذاری در شبکه های اجتماعی:

latest article

İsrail: Yeni Savaşta Nasrallah'ı Hedef Alırız
Nehcü’l Belağa Hakkında Her Şey
Neden Kur’an Okurken ''Şeytanın Şerrinden'' Allah’a Sığınmamız Gerekir?
Nasrallah’tan Seçim Sonrası İlk Açıklama
Avrupa’da İslamofobi var mıdır?
İSLAM KÜLTÜRÜNE GÖRE AĞLAMAK
Suudi Arabistan’ın Alluş’un öldürülmesine yanıtı, Şeyh Nimr'in şehadeti...
Dünya, Panama Papers belgeleriyle çalkalanıyor
İslam'da Sosyallik Kavramı
Öfke ve Kızgınlığımızı Nasıl Kontrol Etmeliyiz

 
user comment