- Ehlisünnet’in muhtelif kaynaklarında, İslam’ın değerli Peygamberinin kızı Hz. Fatıma (s.a) büyük bir saygıyla anılmıştır; elbette bazı görüşleri Şiilerin görüşleriyle uyuşmamaktadır. İslam tarihi, Peygamber efendimizin (s.a.a) yaşamı ve yaşam tarzı hakkında yazılmış en eski ve asli araştırma ve mütalaa kaynaklardan biri, Vakidi’nin kâtibi Muhammed b. Sa’d’ın (m.784-845) yazdığı “Tabakatu’l-Kubra” isimli kitaptır. Aşağıda ondan bazı örnekleri getiriyoruz. Bu kitap genel olarak tarihi olayları işlemiştir ve faziletleri pek fazla söz konusu etmemiştir. Buna rağmen o iki âlemin hanımı o kadar faziletle doludur ki bu kısacık satırlar bile o yüce faziletlerden boş değildir.
Peygamber’in (s.a.a) Evlatları
1. İbn Abbas diyor ki: Peygamberin (s.a.a) Mekke’de bisetten önce dünyaya gelen ilk çocuğu Kasım idi; Hazretin künyesi onun adı olan ve Kasım’ın babası manasına gelen “Ebu’l-Kasım” idi. Ondan sonra sırasıyla Zeynep, Rukiye, Fatıma ve Ümmü Gülsüm dünyaya geldiler. Bisetten sonra ise Tahir lakaplı Abdullah isminde bir erkek çocuğu dünyaya geldi. Daha sonra ise Tayyib isminde bir erkek çocuğu dünyaya geldi. Onların hepsinin annesi Hatice (s.a) idi. Hazretin Kasım ve Abdullah ismindeki oğulları Mekke’de vefat ettiler. Bunun üzerine As b. Vail, O’nun soyu kesildi, dedi. Bunun ardından Yüce Allah şu ayeti indirdi: “Çünkü asıl sonu kesik olan senin öfkeli düşmanındır.” (Kevser:3) Vakidi diyor ki, Abdulmuttalib’in kızı Safiye’nin hizmetçisi Selma, Hatice’nin (s.a) doğumlarında ebelik yapıyordu. Kasım öldüğünde iki yaşında idi.
2. Hazreti Fatıma (s.a), Allah Resulünün (s.a.a) ve Huveylid kızı Hatice’nin (s.a) kızıdır. Hatice (s.a) onu bisetten beş yıl önce Kureyş’in Kâbe’yi tamir ettiği yılda doğdu. (Hazreti Fatıma’nın (s.a) doğum yılı, Ehlisünnet kaynaklarının genelinde bisetten beş yıl önce ve Şii kaynaklarında ise bisetten beş yıl sonra olarak zikredilmiştir). Şeyh Tusi, Misbahu’l-Mütecehhid isimli kitabında O hazretin doğumunu bisetten iki yıl sonra bilmiştir.
3. Yeşkuri diyor ki: Ebubekir, Fatıma’yı (s.a) Hazreti Peygamberden (s.a.a) istedi. Peygamber (s.a.a), Fatıma’nın evliliği konusunda Allah’ın hükmünü beklemekteyim, buyurdu. Ebubekir bu konuyu Ömer’e dedi. Ömer, Allah’ın resulü (s.a.a) seni ret etmiştir, dedi. Bir müddet sonra Ebubekir, Ömer’e, şimdi sen Fatıma’yı iste, dedi. O da öyle yaptı. Peygamber (s.a.a), Fatıma’nın evliliği konusunda Allah’ın hükmünü beklemekteyim, buyurdu. Ömer bu konuyu Ebubekir’e bildirdiğinde o şöyle dedi: Allah’ın resulü (s.a.a) seni ret etmiştir. Ondan sonra Hazreti Ali’nin (a.s) akrabaları ona, Fatıma’yı (s.a) iste, dediler. O da denileni yaptı ve Peygamber (s.a.a) Fatıma’yı (s.a) onunla evlendirdi. Ali’nin (a.s) bir devesi vardı ve onun yanında bazı yaşam gereçlerini sattı ve toplamda 480 dirhem etti. Peygamber (s.a.a) Ali’ye (a.s) şöyle buyurdu: “Onun üçte ikisini güzel kokular almak için ayır ve geri kalan üçte birini de ev gereçleri satın almak için ayır.”
4. Ata diyorki: Ali (a.s) Fatıma’yı (s.a) istediğinde, Peygamber (s.a.a) Fatıma’ya, Ali (a.s) senden bahsediyor, buyurdu. Fatıma (s.a) susunca Peygamber (s.a.a) onu Ali’yle evlendirdi.
5. İbn Nuceyh diyor ki: Ali diyordu ki, Fatıma’ya elçiliğe gitmek istediğimde kendi kendime, benim hiçbir şeyim yok, dedim; ama Allah Resulünün (s.a.a) sevgi ve muhabbetini hatırlayınca, Fatıma’yı istemeye gittim.
Peygamber (s.a.a), bir şeyin var mı, diye sordu. Hayır, dedim. Buyurdu ki: Filan gün sana verdiğim zırh nerededir? Onu Fatıma’ya (s.a) ver. Ali (a.s) da öyle yaptı. Ekreme diyordu ki, o zırhın değeri dört dirhem idi.
6. Ekreme diyor ki: Ali (a.s), Fatıma’ya (s.a) değeri dört dirhem olan kısa kollu bir zırh verdi. Fatıma (s.a), dört dirhem değerinde kısa kollu bir zırh karşılığında Ali’yle (a.s) evlendi. İmam Sadık (a.s) babasından şöyle naklediyor: Ali (a.s) mehriye olarak Fatıma’ya (s.a) demir bir zırh ve eski bir kilim verdi.
7. İbn Bureyde babasından şöyle naklediyor: Peygamber (s.a.a) Ali’ye (a.s) şöyle buyurdu: “Düğün için yemek vermen gerekir.” Sa’d, benim erkek bir koyunum var, dedi. Ensar’dan bir grup da bir miktar mısır hazırladırlar. Fatıma’yı (s.a) Ali’nin evine götürdüklerinde, bir kap istedi ve onun içinde abdest aldı ve onun suyunu Ali’nin (a.s) üzerine serpti, sonra Allah’a şöyle arz etti: “Allah’ım! Bu ikisine, yaşamlarına ve evlatlarına hayır ve bereket bahşet.”
8. Ömer b. Ali diyor ki: Ali (a.s), Recep ayında Peygamberin (s.a.a) Medine’ye hicretinden beş ay sonra, Fatıma (s.a) ile nikâhlandı ve Peygamber (s.a.a) Bedir savaşından dönünce evlendi; o zaman Fatıma (s.a) on sekiz yaşında idi.
Yaşam Gereçleri
9. Amir diyor ki: “Ali (a.s) dedi ki: Evlendiğimde bir koyun postundan başka bir şeyim yoktu; geceleri üzerinde uyuyor ve gündüzleri üzerine su çeken devemiz için yem döküyorduk. Benimle Fatıma’ya kendisinden başka hizmet edecek hiç kimse yoktu.
10. Esma bint-i Ümeys diyor ki: Ben Fatıma’yı Ali’nin evine götürdüm ve çeyizlerini ben oraya taşıdım. O ikisinin döşek ve yastığı fakat hurma lifinden örülmüştü. Ali (a.s) yemek verdi; o günlerde Ali’nin yemeğinden daha faziletli bir yemek yoktu. Yemek için zırhını biraz buğday karşılığında Bir Yahudi’ye rehin olarak bırakmıştı.
11. Ona verilen çeyizlerden bazıları şunlardı: Hurma lifiyle birleştirilmiş bir yatak, hurma lifinden bir yastık, deriden yapılmış bir su kabı ve su doldurmak için bir su tulumu. Biraz yumuşak kum getirdiler ve evin etrafına döktüler.
Eşlerin En İyisi
12. Fatıma’yı (s.a) Ali’nin (a.s) evine getirdiklerinde her ikisi de bir köşede oturdu. Bir müddet sonra Allah’ın Resulü (s.a.a) geldi ve kapıyı çaldı. Ümmü Eymen kapıyı açtı. Peygamber (s.a.a), kardeşim burada mı, diye sordu. Ümmü Eymen, kızını onunla evlendirdiğin halde nasıl oluyor da o senin kardeşin oluyor, diye sordu. Hazret (s.a.a), buna rağmen benim kardeşimdir, dedi. Sonra Peygamber (s.a.a), Esma bint-i Ümeys de burada mı, diye sordu. Esma, evet, dedi. Peygamber (s.a.a) buyurdu: Peygamberin (s.a.a) kızını yüceltmek ve ona saygı göstermek için mi geldin? Evet, dedi. Peygamber (s.a.a) onun için hayır duasında bulundular. Sonra Peygamber (s.a.a) biraz su istedi ve ilk önce Ali’yi (a.s) sesledi ve onun bir miktarını Ali’nin (a.s) sinesine, omuzlarına ve kollarına serpti. Sonra Fatıma’yı (s.a) sesledi ve ona da aynısını yaptı. Sonra şöyle buyurdu: Ey Fatıma! Elimden gelen her şeyi yaptım ve seni ailemin en iyisiyle evlendirdim. Ümmü Eymen diyor ki: Fatıma’nın (s.a) çeyizlerini hazırlamakla ben ilgileniyordum. İçi hurma lifiyle doldurulmuş deri bir yastık vardı ve odanın içine yumuşak kum serpilmişti.
Vakidi diyor ki: Fatima (s.a), Ali (a.s) için Hasan (a.s), Hüseyin (a.s), Ümmü Külsüm (s.a) ve Zeyneb’i (s.a) doğurdu.
Dostun Evi
13. Allah Resulü (s.a.a) Medine’ye hicret ettikten sonra iki yıl veya iki yıla yakın bir müddet Ebu Eyyüb Ensari’nin evinde kaldı. Ali (a.s) evlendiğinde, kendin için bir ev ara, buyurdu. Ali (a.s) ev aramaya başladı ve Peygamberin (s.a.a) evine az bir uzaklıkta olan bir ev buldu. Bir müddet sonra Peygamber (s.a.a) Fatıma’nın (s.a) yanına gitti ve şöyle buyurdu: “Evini kendi evimin yakınına taşımak istiyorum, ama bir yer bulamıyorum.” Fatıma (s.a), Harise b. Numan ile konuş, dedi. Peygamber (s.a.a) buyurdu: “Harise birkaç defa bizim için yerini değiştirdi; bu yüzden ben hayâ ediyorum.” Harise bu olaydan haberi olunca ilk önce evini boşalttı ve sonra Peygamberin (s.a.a) huzuruna vardı ve şöyle dedi: Ey Allah’ın Resulü! Duyduğum kadarıyla Fatıma’yı kendi evinin yakınına getirmek istiyormuşsun; işte benim evim Beni Neccar kabilesinin evlerinin senin evine en yakın olanı. Elbette ki ben ve mallarım Allah’ın ve Resulünündür. Ey Allah’ın Resulü! Allah’a andolsun ki, benden kabul edeceğin mallar geriye bırakıp almayacağın mallardan benim için daha hoştur! Allah Resulü (s.a.a), doğru diyorsun, Allah sana bereket versin, buyurdu. Sonra Fatıma’yı (s.a) Harise’nin evine taşıdı.
source : abna24